SERENDİPÇE

Yok oluyorum mihriba her geçen gün kelimelere yüklediğim anlamlarla insanlara yüklediğim anlamlarla kendime yüklediğim anlamlarla yok oluyorum ,oradan oraya savrularak yok oluyorum ne tepelere çıkıyorum ne güneşi görebiliyorum nede kendimi. Küçükken aynaya bakarak ağlardım kendime gülerdim,sonra tekrar ağlardım şimdi aynaya bakmaya ne luzum buluyorum nede yüz buluyorum mihriba... Geçiyorum karşısına bir beden var karşımda, yansımamda kimsenin bulunmadığı bir beden eskiyi kurcalayan imkansızlık bataklığına saplı kalan boş alemlerde alem yapan bir beden. Daha ne kadar bana ağırlık olur bu bilinmez insan hep beklemeli mi?Kendinden kendi olmayı beklemeli mi? Her yerde bir ben varsa hangisi daha ben diye soruyorum kendime? İmkanım olsa ne beklerdim ne hissederdim nede bakardım... O anlamı kurşunlara boğardım imkanım olsa. Bir sığıntı gibi ona sığınıp sonra üzerime devrilmesini beklemezdim o anlamın.İmkanım olsaydı giderdim bu şehirden hiç birşeyi hatırlamazdım ne tanırdım nede arardım... Şimdi mihriba kara kapaklı defteri yakmanın vakti geldi şimdi defterin rengide değişti derdide değişti... Aşık değilim canım soruyorsan benden geçti anlamımı kaldı aşık olmanın bu devirde kimse kimsenin gözlerinin içinde yansımasını görmüyor bile...Ruhum fısıldıyor artık bu deftere sen diyor seni bekliyorum kendimi bekliyorum diyor zamanı geldi diyor beni çağırıyor şimdi bana de davete icap düşüyor...Bu muhabbet için teşekkürler mihriba...

Yorumlar

Popüler Yayınlar