ET LUX İN TENEBRİS LUCET
Dost hayat ertelemeye gelmez! Erteleme. Yatağımdan beni kaldıran bir ruh sancısı. Bedenin yaşadığı acıda zor fakat ruhun yaşadığı acı apayrı bir şey. İnsanı hamlıktan hamallaştırıyor. Şimdi saat 2 suları. Yakarış bir münacat bu sıralarda. Gecenin karanlığının en koyu en kasvetli olduğu saatler. Bende bir dost tamı tamına derinliklerime işlemiş bir dost. Ne yapacağım dedirtme bana Yarabbi. Ben buna nasıl dayanırım dedirtme. Taşınacak yük mü? Doyasıya bir pişmanlık. İnsan ancak mezarlıkta bir iki tahta arasında bir kürek toprağa göz yaşını dökerken mi hatırlar dostlarını. Bu inanılmaz ötesi anın tasavvurunu ederken mi paramparça olur. Bir düşünebilseydik ölümün son olduğunu bir düşünebilseydik, uzatır mıydık kırgınlıklarımızı, uzatır mıydık kibrimizi, gururumuzu. Keşke son bir kez dostumun ellerini görebilseydim keşke son bir kez gidebilseydik o sokaklara der miydin? Şimdi çok geciktin dost mor çiçekli bahçeler için affedemediğin anlar için kendini yenemediğin anlar için çok geciktin. Ellerini açacaksın gökyüzüne korkarak. Çaresizliğini hücrelerine kadar hissedeceksin. İşte tam burada devreye girmiyor mu sistem. Tam burada içine bakmıyor musun hakikatin. Son kez bir nida bir sesleniş bir yankı. Ben bilseydim son olduğunu ah bir bilseydim.Dizlerimin üzerine çökerek yalvarıyorum sana kainat geri gel geri getir. Dostumla beraber geri gel.
Yorumlar
Yorum Gönder