HAYATIN ANLAMINI KAVRAMAK
Efendim, gecenin bir yarısında bu yazıyı yazma kararı aldığım için öncelikle iyi akşamlar dilerim. Umarım keyifleriniz yerindedir, mutlusunuzdur ya da hayatınızın güzel bir anlamı vardır. Bu gece Lübnan asıllı,Amerikan bir felsefe yazarı, romancı,şair ve ressam olan Halil Cibran'ın "Kum ve Köpük " adlı eserinden, dikkatimi çeken bir söz üzerine yazacağım. Açık söylemek gerekirse Halil Cibran'ın tek bir eseri ile muhattap oldum. O eser de bu kitap. Dün arkadaşımla görüşmek üzere dışarıya çıktım, gitmeden önce biraz bekleyeceğimi tahmin ederek bir kitap alma kararı aldım ve bu kitabı satın aldım. Kafede beklerken şöyle bir karıştırayım dedim ve bir kaç noktada dikkatimi çeken sözler oldu. Aslıda tanışmamız bundan yıllar yıllar önce olmuştu. Çok sevdiğim, değerli bir arkadaşım İmran vasıtasıyla, eserleri hakkında biraz bilgiye sahip olmuştum. Dersimizin erken bittiği günlerde fakülteden yurdumuza giderken, uzun uzadıya derin konularla ilgili yaptığımız sohbetlerin konusuydu. O sohbetleri ve o yolları o kadar özlüyorum ki,gerçekten canlılığın ve yaşamın olduğu zamanlarmış diyorum. Okuldan çıkardık, çarşıya gider köfteciler sokağında ki her zaman ki köftecimizde karnımızı doyurur ardından bir çay içerdik. Sonrasında güzel kokular bakardık. Kuruyemişçiye uğrar küçük paketlerde yemişler alırdık. Sonra sohbetin sohbeti açtığı bir yanı arabalarla dolu bir yanı yeşilliklerle dolu o sonbahar yolunda varoluştan, aşktan, gelecekten, felsefeden bahsettiğimiz o yürüyüşlere başlardık. Yalnızken yarım saati alan o yol İmran ile beş dakikada geçip giderdi. Dönüp baktığımda kaliteli anıları biriktirdiğim bir şehirdi diyorum ve şükrediyorum. Konumuza geldiğimizde, Halil Cibran'ın bir kaç şiiri sohbetlerimize eşlik etmişti. Kum ve Köpük adlı bu eseri, yazarın küçük kağıt parçalarına karaladığı notlardan oluşturduğu bir esermiş.Olur ya bazen kenara köşeye karalarız ve sonra yıllar geçince baktığımızda o anı hatırlarız. Hemen hemen çoğu kitabımın arkasına yada önüne ansızın gecenin bir yarısı kalkıp veya günün belli bir saatinde aklımdan geçen bir sözü yazarım. Sonradan okuyunca da keyif alırım. Geleceğime bırakacağım en güzel mirasın, kütüphanem olduğunu düşünüyorum. Okudukça yüreklerinde var olmanın güzelliğini yaşamak isterdim. Evet, bu kitaptan şöyle bir sözü paylaşmak istiyorum: "Tanıdığım bütün büyük insanların karakterinde küçük bir şey vardı; onları eylemsizlikten, delilikten ya da intihardan koruyan buydu. " oldukça hoş ve anlamlı bir sözdü. Yazar o küçük şeyin ne olduğunu bize vermiyor. Bunu bizim düşünce dünyamıza bırakıyor. Peki neydi insanı deli olmaktan, tembellikten ve intihardan koruyan o küçük şey? Bir kaç arkadaşıma sordum bunu, çok güzel yanıtlar geldi. Bende kendimce düşünüp güzel bir yanıt verdim yazımın başlığında. Peki sana sormak istiyorum güzel insan sana göre o küçük şey ne? Sen bunu düşünürken ben de güzel bir şarkıyla vedamı edeyim.
https://www.youtube.com/watch?v=otJfDLOJJEA
Bu soruya daha önce umut cevabını vermiştim. Hala aynı düşüncedeyim. Yüreğine sağlık ruhu derin zihni geniş dostum...
YanıtlaSilTeşekkürler güzel arkadaşım❤️
Sil